umudumu yitirdim bilin istedim!

Güzel düşler kuruyordum.
-çamura batmanın bile bir anlamı olmalıydı...


* hayatımı becerip attın diye sövüşlerinizi duyar gibiyim.kücücük gözleri vardı,ağladığında beni maviye koyan diye hitaplarınızı...Ama üzülmeyin her biriniz mutlu olacak buna inanıyorum. ki ben hariç.

Ya beni benden cok seven adamlar oldu tahammül edemedim,ya da it gibi peşinden koştugum adamlar... tam anlamıyla hiç asık olmadım,sevemedim... oldum sandım tabi.

Aşkın mahkemesi olsa her aşkta bir avukat olsam.hakkımı savunsam!sevdim,sevilmedim desem! içimden öyle şeyler koptu gitti ki aşk'a dair özlü sözler bile kuramıyorum. sanırım avukat olsaydımda  acıklaması ; kadınız bilmeden seviyoruz olurdu ....

neyse-yalnızlık cok kotu ve ben umudumu yitirdim bilin istedim!

Belki de..(6 Ağustos 2012 Pazartesi)

(!)

+ Nasıl bir duygu ? 

-Ne nasıl bir duygu?

 + O? çok özlüyormusun ? 

-Çok kötü.aci,hiç özlenmez mi ? bas ucumda..O yatağımız,o gezdiğimiz yerler..Birlikte uyuduğumuz geceler.Sence ben nasıl olayıım ?

 +Anlamıyorum ki ,geçmişimde kimse yok yasını tuttuğum..Sence neden yok ? Oysa bende yaralandım.. 

-Belki onlar'ın seni gerçekten sevdiğine inanmadığın içindir..Eğer ki gerçekten sevdiklerini hissetseydin su an seninde canın yanar,uykuların haram olur,için acırdı... 

 Belki de ...Sanırım bu daha acı..

Ben küçükken diye başlıcam bu sefer,sanırım küçüklüğüme inmem gerek,bugünümü anlamak için.Ben küçükken televizyonda türk filmi izlerken ağlamak için mutfağa saklanırmışım.Saatlerce ağlar,sonra meydana çıkarmışım...Annem ile babamın aşkını hiç anlamamıştım.Saatlerce didişirlerdi.Ben aslında aşk'ı hiç anlamadım.Cinselliği anladım,ten uyumunu,çekimini.Nefsi anladım,tanıdım.Ama aşk'ı henuz değil.Hiç aşık olmadım.Hala dönüp baktığımda isyeaann moduna bağlıcağım kimse yok.He onunla mı çıkıyomuş,allah mesut etsin modundayım. 

Çevremde hala aşk için üzülen ,gecenin bi vakti o' diye cümleye başlayan arkadaşlarım varken , ben hala kimseyi düşünemiyorum.Oysa ben türk filminden bile saatlerce ağlayan dugusal kız idim.Yoksa sadece filmlerde mi sevdim aşk'ı...Ordamı bıraktım.. 

Kendimdeki mantığı hala çözemedim,aşkların mı ömrü kısaldı,yoksa bende ki çivi çiviyi söker modülümü.Aslında hep buldum sanıyorum , bu sefer oldu . Bu sefer ölümüne... Ama çabuk öldü sevdiğim adamlar...Dünyamda,ülkemde,şeh rimde,semtimde,sokağımda,,içiimde...Önceleri daha çok saçmalarımla sapanlıyordum.En azından başıyla sonunu birleştirebiliyodum cümlelerimin.Şimdi aşkla başlayıp,umutsuzlukla bitiriyorum... 

...

Sanırım bu yüzden ; Aşk'a u-mutsuzluk gözüyle baktığımdan...Türk filmlerinin sadece televizyondan ibaret olduğunu sanmamdan..

 Son olarak ; Hani ölenle ölünmez derler ya, öyle bir şey işte.  Gidenle de gidilmiyor... 

benim hala umudum var

Blogu acma sebebi asktan dem vurmakmıydı diye sorulsa -hayır diye bir cevap veririm elbet.Neye göre,kime göre tartısılır tabii ki.Ordan bakınca cok boş biri gibi mi duruyorum.Sanırım cevabı ben biliyorum.Ama siz yine de azınıza azınıza vurun yormayın beni.


En olmadık zamanlarda çıkan gelene ne demeli sizce? Hiç beklemiyosun,umudu yitirmişsin. Pat diye bir mesaj bir mail bir telefon... Tam son adımın kalmış ,merdiven bitecek .Sanki iki kat aşağı birşeyini düşürmüş gibi ,patır patır geri dönüp koşuyorsun.


Son zamanlarda içimden bir tren geçiyor sanki. Tüm yolcular kalbimin üstüne oturmuş gibi.Nefes almakta zorlanıyorum.Gece yi görüp kadehlerde kaybolmak istiyorum. Tenime değen sadece şarap sisesi olsun...Yorgunluk hissi , herşeyden usanmışlık. Umuyorum bir gün gececek tüm bu hisler. Belki  güzel bir tatille , belki de ...


Çok şey istiyorum. Çok param olsun istiyorum bir yerde patron olim istiyorum. Sevgilim olsun başka kadınlarla yatıp kalkmasın ama sadık olsun. Hergün bana kahvaltı hazırlasın.O da zengin olsun tabii. Başka bir işi olsun. Boyle uzun boylu güzel bir hatun olim. Şaka şaka sevdiğim adamla polis olmak isterdim.


Fonda şu çalıyor; http://fizy.com/song/ercuneyt-ozdemir-bahar-gelecek/1ahai9

Sevilen adam , sevilesi ; tapılası adam ...

tıp!



Yine başladım  yazim diye ama sonunu getiremiyorum.Tanrı sanırım bu özelliğimi aldı benden. Cezalandırdı belki de,, içimde biriktiriyorum herşeyi...Sanırım böyle zamanla öldürcem kendimi.

yazı yazma özgürlügü verdiler sırf tutuklamak için

Selam efenim,
Başlıgım fazla politik dursa da, aslında nerden cekersen oraya gidecek bir cümle.
Gündeme de uyuyor, kalıpsız adamın birine de  güzel bir giydirme oluyor.
Politik deyince, buraya yazı yazma hakkını kime versem o kadar çok diyecek şeyi var ki ; insanlar serzenişte!
Misalen erlik kişisi ,sahıs eylem manyagı olmus durumda.
bkz: facebook profili.




Sonra sosyal ağ üzerinde paylasımda bulunup gözaltına alınanlar filan.Ne bilim garip şeyler yasıyoruz. Herkesin bildiği şeyler. Herkesin farklı bir derdinin olup eyleme karıstıgı bir gündem . Ben olsam niye giderdim sorusuna cevap vermek gerekirse , ailem abi. ailemi protesto ederdim.Ölen sehitlerimiz icin giderdim. Hea ,gittim mi ? - hayır. Hali hazırda sandalyemin uzerinde oturmaktayım.

Kalıpsız adam demişken , onunda facebook profilini dürtüyorum arada, çok özlemişim ...


Neyse öyle işte. kısa ve sacmalarımla sapanlamak deyimini gerçekleştirdim. eylemimiz mubarek olsun!

şunuda iliştirim ; http://fizy.com/song/eflatun-gunahlar-isliyorum/2b6xip

İç felcim

İlk defa baslıgı içeriği yazmadan attım.Aslında sadece başlık çok şeyi anlatıyor. İçim felc geciriyor.

Hareket edemiyor,tepki veremiyor. Hep mi pesimist yazacağım yahu,ben bile sıkıldım.Ama hayatı anlatıyorum  hiç güleçlik yok hayatımda. Cahil beyinlerle cebelleşiyorum akşama kadar. At gözlüğüne bile razı olacağım tipler. Önünü görse iyi diceğim ki gözleri kapalı hayata ,cevreye .... Aslında bu yazıyı paylasıp paylasmamak arasında ikilemdeyim çünkü sadece özel hayatımı ilgilendiren sebep sonuçlar icerikli.

Hayatıma şöyle bir bakarsam güzellik olarak bir kedim ve kız kardesim var... Annem ve babam tamamen ızdırap.İşin komik yanı bazı hareketleri canıma tak etti ve yarın öbürgün onlardan kurtulmak amaclı birşeyler yaparsam müge anlı ile bu yazımı programda okuyor olacaklar : ))))) onlar iyi insanlar ,ne olurlarsa olsun anne ve babalar. Sadece benim büyüdüğümü kabulenemiyolar ve dışarı hayata dönük çok kapalılar diye mesajımı da iliştirim . Onları da böyle sevmek ,bilmek lazım ! he nereye kadar diye de sorarlar tabii adama. ups.

Güzellikten konuyu acıp müge anlıya kadar nasıl geldiysem insan istemese de bi yaşa geliyor . Her yaşın bir getirisi oldugu gibi bir cok götürüsü de oluyor .... Cevre ilişkileri,aşk vesaire... Belki yeni bir iş . ...
Fonda hüzünler kaldı bende çalıyor... Kalanlara ,gidenlere ,gelenlere yahut gelemeyenlere gelsin. Aslında en çok yasemine gelsin. Son zamanlarda aşk deyince o geliyor aklıma. :ups: Çok sevip cok sevilesice insan :)

hi everybody ! I will share writing my blog in a previous...

Selam tekrar. Blog başlığını anlamayanlar için tercüman olarak kendimi tuttum,bırakamıyorum. Malum ingilizce kursuna gitmekle beraber geliştiremediğim bir ingilizcem var.Mal beyanında bulunma sebebiyim,net. Neyse yeterince kendimi ezdim geleyim asıl meseleye.
 Şincik ,bir önceki acmıs olduğum blog sayfamdaki ilk yazılarımızı paylasıyorum. Ben sacmalamasyon ,kendisi emilio santosdur. Paylaşımlar aşağıda olmak üzere öpüldünüz.Sevgiler.

--

Misafirin Açılış Yazısı

Yazmaya nasıl başladığımız değil de, hayata nasıl başladığımız önemlidir sanırım.

Bu yüzden ilk yazımda hayata nasıl başladığımı yazayım;

Sonbaharın kendini yavaş yavaş hissettirdiği serin bir Eylül gecesi, ailenin ikinci çocuğu olarak Ankara'da dünyaya geldi...

Böyle başlamaz hikayem. Hasat zamanıydı. Annem bana 9 aylık hamileyken dahi oruç tutmaktaydı. İslamiyeti yorumlama özgürlüğü olmayan bir kadındı ve haliyle bir büyüğü onu uyarmadığı için oruç tutup karnındaki veledi besinsiz bırakmak zorundaydı. Eğitimci babam ise bu duruma neden müdahale etmedi, bilmiyorum.

Kadir Gecesi viyakladım. Çok baskı yaptılar adımın Abdulkadir olması için. Hiç yoksa Kadir olsun diyenleri bile dinlemedi babam. Kafiyeli gitti, ağabeyimin ismi ile. Benden sonraki ile de bu gelenek sürdü.

Ha, doğduğumda bütün aile heyecanla kız çocuk bekledikleri için biraz bozuldular. Hatta babam bunu burnumun dayımınki gibi büyük olduğunu vurguladığı bir cümlesine taşıdı; "Aman, aynı koca burunlu Servet" dedi. Burnum büyük değil, ona öyle gelmiş.

Hasat zamanı doğmanın bazı avantajları olmuş olabilir, bilemiyorum. Bizim oralarda "düğünün güzün olsun" derler. Zira güz mevsimi hasat olur, para olur. İyi ama doğumun ne faydası olur bilmiyorum, bilemedim.

Üç yıl sonraki doğum günümde ihtilal oldu. Çok can yandı. Bu yüzden birçok kişi bu ihtilal lafını sevmez, darbe der. Şu ara moda zaten darbe lafı.

Aman, darbe oldu da benim müthiş doğum günü partim mi mahvoldu?

Olmuş ile ölmüşe çare olmadığı için, bana da yaşamak düştü.

(emiliosantos kişisinin yazısıdır.)
12102010

--

Artiisssttt

Eveet ,selam öncelikle.

Ben geldim . 

Erlik  ,güzel bir yazı yazmış. Okumaya bu kadar hevesliyken,yazmak nerden çıktı diyorum kendi kendime.Hatta kendi tabirimle yazmak değil de ,saçmalarımla sapanlamak diyorum ben buna.Ama n'apayım her insan evladı gibi benimde hakkım diii mii amaaa ! 


Ben emilio gibi anlatamam olanları.Geçmişi filan.(Erlikle ,emilio aynı kişi )

Hatırladığım şeyler var elbet.Misal 4 yaşındayken teyzem beni yıkıyorken kadına acccunnaa sıcıııımm demişim .Ne cesaretse ,kadın tokatlarsa yeriydi yani .Allahtan dokunmadı bile güldü.O bile kıllığıma gitmişti.Şimdiler de bile sevmem teyzemi.

Doğduğumda babam da bana ahu gözlüm demiş.Aman sonum yaprak dökümünün Leyla'sı gibi olmaz inşaallahhh...

Ben doğduğumda hastaneyi birbirine katmış.İlk göz ağrısııyım olacak o kadar.Annemle beraber yazdıkları bir defter var.Babam sevincini " çok mutluyum Allah'ım bana bir kız çocugu verecek.Onu gezdireceğim .Kucağımda uyutacağım. O'nu izleyeceğim .Uyku tutmadı saat şimdi 06:10 " diye içini dökmüş. Annem de eksik kalmamış.Ben neden bu kadar romantik edalı bir kızım şimdi şimdi anlıyorum :))

Gerçi sevgili babam ,başına böyle bir bela gelceğini bilseymiş.O yazıyı değil yazmak o defterin yanınndan geçmezdi eminim ! Şimdiler de hiç anlaşamayız da ...
Başlık neden artisstt diye düşünenler vardır elbet.Şu sıralar çevremdeki insanlara sitemim bu şekilde.Hadiii ordan artissstt diyorum .
Yine yazcam ama şimdilik gideyim.

(şahsıma ait sacmalarımlasapanlamam)

Sürmenaj!

Çok asırı bunalmış bir kafayla acılmıs bir sayfadan.
Tabiri buysa eğer hepinize -selam! Ne kafalar yaşıyorum bir bilseniz.(sürmenaj ) ups.
 Biraz birikmişim olsa ,alıp başımı giderim buralardan. Hemde hemen hiç durmam!
Gittiğim yere ne anı götürürüm,ne acı.
Ki,canım çok yanıyor...
Şu an yorgunluktan nefes almakta güclük cekiyorum.Birde buna kendimi beğenmeme eklenince tadından yenmez bi havadayım.uh sanırım birazda açım.Ama gelin görün ki  facebook'ta cene calmaktayım.
Çevremde toplasan dört tane dostum diceğim insan var ve 3ü nü henüz görmedim. O derece tapıyorum onlara.
Dışarı çıkıp gezmesine bayılıyorum,hele ki uzun yolculuğa.Yani işin özü beni bana bırakın ,cebime de yetecek kadar para koyun. Dünyayı gezer dönüp tek diceğim cümle ise - çok yoruldum olur.
Asıl mesele sanırım değişik yerler görmek değil , kendi içimden uzaklasmak istiyorum.
Kendimi bırakıp gitsem olur mu ki ?
Yahut kendimi vursam , kaç yıl yerim ki ?
Neyse ,tamam.Bu sadece bir "merhaba"yazısıydı.
Şuraya da twitter hesabımı iliştirip kaçayım . 
https://twitter.com/surmenajuli
Hepiniz öpüldünüz xoxoxo.